Almanya’da yaşlanan nüfus, işgücü ve kalifiye eleman eksikliği ile birlikte artan bürokrasi, şirketleri olumsuz yönde etkiliyor. Deutsche Welle’nin haberine göre, yeni Alman hükümeti bu durumu hızlı ve sürdürülebilir bir şekilde düzeltmek için çaba gösteriyor ancak Ekonomi Uzmanları Konseyi, hızlı bir toparlanmanın beklendiğinden daha uzun sürebileceğini belirtiyor.

ALMAN EKONOMİSİNDE ZORLU SÜREÇ

Almanya’daki beş ekonomi profesöründen oluşan Konsey, 2025 yılında sıfır büyüme öngörüyor ve uzun vadede Alman ekonomisinin eski başarılarına geri dönmesinin şüpheli olduğunu ifade ediyor. Almanya’nın küresel arenada rekabetçiliğinin azaldığı vurgulanıyor.

Almanya’nın ekonomik sorunlarına ek olarak, ABD Başkanı Donald Trump’ın politikaları da Alman ekonomisini olumsuz etkiliyor. Bürokratik engeller ve uzun izin prosedürleri gibi iç sorunlar da ekonomik büyümeyi yavaşlatıyor.

YENİ TEDBİRLER VE BEKLENTİLER

Almanya Ekonomi Bakanı Katharina Reiche, işletmelere rahatlatıcı önlemler sunmayı planlıyor. Bu önlemler arasında düşük elektrik vergisi, kurumlar vergisi indirimleri ve işgücü piyasası reformları yer alıyor. Ancak, uzmanlar yapısal değişime odaklanılması gerektiğini savunuyor ve Alman hükümetini geleceğe gerçekçi bir şekilde bakmaya çağırıyor.

500 milyar dolarlık mali paket, umut ve endişe arasında dengeleniyor. Bu paketin doğru şekilde kullanılması halinde olumlu sonuçlar doğurabileceği ancak bazı ekonomistlerin endişeleri olduğu belirtiliyor. Bunun yanı sıra, Almanya’nın yaşlanan nüfusu ve bürokrasi gibi sorunlarla aşılması gereken zorluklar bulunuyor.

BÜROKRASİ VE ÇALIŞMA HAYATI

Hükümetin uzman ekonomi konseyi, işletmeler için bürokratik yükün hala azaltılmadığını eleştiriyor ve çeşitli önlemler öneriyor. Ayrıca, çalışma saatlerinin esnek hale getirilmesi ve dijitalleşme gibi adımların atılması gerektiğini vurguluyorlar.

“Umutla korku arasında” ifadesi, Alman iş dünyasının durumu tanımlamasında kullanılıyor ve geleceğe dair belirsizliklerin olduğuna işaret ediyor. Almanya’nın içinde bulunduğu ekonomik zorlukların aşılması için yapısal değişime odaklanılması ve doğru politikaların uygulanması önem arz ediyor.