Meryem Koç, Portekiz’de Otonom Dron Yazılımıyla Birincilik Elde Etti

Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Akıllı Ulaşım Sistemleri Yüksek Lisans programı öğrencisi Meryem Koç, gerçek zamanlı haritalama ve konumlandırma teknolojilerini içeren otonom hava araçları alanında öne çıkan dron yazılımıyla Portekiz’de katıldığı uluslararası yarışmada birinciliği elde etti.

Portekiz’de düzenlenen Shift Appens hackathonu, lisans ve yüksek lisans öğrencileri ile sektör profesyonellerini bir araya getirirken teknoloji, yazılım ve inovasyon alanlarında yaratıcı projelerin geliştirilmesine olanak sağlıyor.

Coimbra Üniversitesinin ev sahipliğinde bu yıl 11’incisi mayısta düzenlenen ve 280’in üzerinde katılımcıyı bir araya getiren yarışmada, her yıl farklı ülkelerden geliştiriciler ve yenilikçi fikirler bir araya geliyor.

YTÜ’de yüksek lisans programı öğrencisi Meryem Koç, katıldığı Shift Appens 2025’te önemli bir başarıya imza atarak ROS tabanlı geliştirdiği SLAM destekli otonom dron projesi ile “SPADE Drone SLAM ile Otonom Uçuş” kategorisinde birinci oldu.

Koç’un geliştirdiği dron projesi, gerçek zamanlı haritalama ve konumlandırma teknolojilerini içeren otonom hava araçları alanında önemli bir başarı örneği olarak öne çıkıyor. Proje sayesinde dronlar, uçuş sırasında gerçek zamanlı haritalama yaparak kendi konumunu bu harita üzerinde gösterebiliyor.

Projesini AA muhabirine anlatan Meryem Koç, yazılımın, bir ormanda veya engebeli arazilerde dronun çarpmadan, dar kapsamda hızlıca ve iyi şekilde ilerlemesini hedeflediğini, bu kapsamda dar alanda manevra kabiliyetini sağlayabilecek bir kod ve aynı zamanda haritalandırma yaptığını söyledi.

Yarışmadaki oyunlaştırma, dron ve tercih hakkının katılımcıya bırakıldığı 3 kategoriden kendisini daha yakın hissettiği için dronu seçtiğini aktaran Koç, daha önce de 2 kere TEKNOFEST’e İHA alanında katıldığını anlattı.

“Aslında kendimi bu alanda kanıtlamak istedim”

Koç, projeyi hazırlarken zaman zaman zorlandığını ama genel olarak bu alana hakim olduğunu belirterek, “Projeyle aslında kendimi bu alanda kanıtlamak istedim biraz da. Çünkü daha önceden katıldığım yarışmalarda finalist olduk, birinci olamadık falan böyle şeyler olduğu için kendimi kanıtlamak için bir fırsat olarak gördüm.” dedi.

Kendi yazılımının sadece tek dronda değil aynı özelliklere sahip başka dronlarda da kullanılabileceğini anlatan Koç, “Kameramız bulunmadığı için derinlik algılamasını lidar sensörüyle yakalıyoruz. Lidar sensörünün çalışma prensibi de şöyle, ucundaki sensör bir lazer ışığını yolluyor ve çarptığı noktadan geri dönüş aldığında çarptığı noktayı bize bir nokta olarak veriyor. Burada da görüyorsunuz zaten bu noktaları. Bu noktaları biz toparlıyoruz, hepsini bir yerde tutuyoruz ve kullandığımız algoritmalarla birleştirip bir harita çıkartıyoruz. Sonra da bu haritayı işleyerek yakınlaştığında çarpmaması için bir sistem entegre etmiş oluyoruz.” ifadelerini kullandı.

Yük taşıyacak depo robotu ağır iş gücünü üstlenecek

Birinciliğinin ardından başka bir proje ile TEKNOFEST’e katılacağını ifade eden Koç, Deptron adını verdikleri bir robot projesiyle ilgilendiğini, 15 kişilik ekibin liderliğini yürüttüğünü anlattı.

Koç, bu projesiyle de TEKNOFEST’te final için çalıştıklarını dile getirerek, “Şu an için Deptron projesine odaklandım. Yatırımcıların desteğini bekliyorum. Eğer ilerleyebilirsek girişime dönüştürmeyi hedefliyoruz.” şeklinde konuştu.

Bu alanda kendisine güvendiğini belirten Koç, yeni projesine ilişkin şunları kaydetti:

“Şu an yaptığımız aslında depo robotu. Uçmayacak. Yerde gezinecek. Depolarda, fabrikalarda bir yükün altına girecek. Onu kaldırıp taşıyacak. İnsanı ağır iş gücünden kurtararak robotlara ağır iş gücünü vermeye hedefliyoruz. İnsanları daha çok bilişsel ve teknik kısımlarda, yaratıcılıklarını ortaya koyabilecek yerlerde görmek istediğimiz için böyle bir projeye giriştik. Tekrar birinci olacağımıza da inanıyoruz.”